Adıyaman Gölbaşı İlçesi Kültür Tanıtım
  Gelenekler
 

1. Doğum

Doğum olacak eve, tecrübeli ve genellikle de yaşlı kadınlar çağrılır.Bu kadın, doğuma yardımcı olur, doğan çocuğun göbeğini keser.Bundan dolayı bu kadına "Ebe" denir. Dünyaya gelen çocuk, yaşadığı müddetçe bu kadını "ebe" bilip saygı duyar. Doğum sonrası babaya ve diğer büyüklere çocuk müjdelenir. Müjdeyi verene de bahşiş verilir. Doğum evinde buğday ve mısır kaynatılır.Şeker, kuru üzüm ve kaynatılan mısırla buğday gelenlere ve komşulara dağıtılır. Buna "GOHMET" denir. Çocuğa ismi ailenin büyüğü koyar.İsimler, genellikle aile büyüklerinden veya İslâm tarihinden seçilen birinin adıdır. Aile büyüklerinden ölen olmuşsa onun adı tercih edilir. Çocuğa verilen ad, bir kulağına ezan,diğer kulağına kamet okunarak söylenir.Anne, çocuk doğmadan önce eşyalarını hazırlamıştır. Hazırlanan bu eşyalarla çocuğun yatacağı yer düzenlenir. Bu esnada çocuğu "al basmasın" diye beşiğinin üstüne Kur'ân-ı Kerim, içine iğne batırılmış soğan, yastığının altına bıçak ya da demir parçası konulur. Bazı yerlerde bacaya kara çal konulduğu da görülmektedir.Akraba ve komşular, çocuğu çeşitli hediyelerle görmeye gelirler.Buna"DOĞDU GÖRME" denir. Çocuğun ilk güldüğünü görene hediyeler verilir. Gelenek olarak çocuk, 3 günlük iken tuzlanır. Tuzlama: tuz, bal, çörek otu ve kolonya karıştırılarak yapılır. Bu karışım çocuğun her yanına sürülür.1-2 saat sonra da banyo yaptırılır. Bu iş, 20. gün tekrarlanır. Buna "BEBEĞİN TUZLANMASI" denir. Doğumdan kırk gün sonraya kadar geçen süreye "KIRKI ÇIKMA" denir. Anne, kırkı çıkıncaya dek, mecbur olmazsa dışarı çıkmaz.Aynı anda kırkı çıkmamış iki anne birbirleriyle karşılaşmaz, birbirlerini görmek istemezler. Mecburiyet olursa "iğne değişirler". Bu da batıl bir inanıştır.Güya kırkı çıkmamış anneler, bu tür davranmazlarsa yavrularının deli ya da hasta olup öleceğine inanılır.Hatta kırkı çıkmamış bir anne, kırkı çıkmamış herhangi bir hayvandan da kaçar.Kırk gün sonra, önce annenin daha sonra çocuğun kırkı çıkarılır.Kırk çıkarma şöyle yapılır: kalbur üzerinden su boşaltılır. Sular dökülürken "Bu kadınların kırkı, bu kurtların kırkı, bu kuşların kırkı....." denerek anne olabilecek canlıların büyük bir kısmı sayılır. Böylece annenin ve çocuğun kırkı çıkarılmış olur ve anne de serbest bir şekilde dolaşmaya başlar. Çocuk ilk dişini çıkardığında, bunu görene hediye verilir. Yine buğday ve mısır kaynatılıp şekerle birlikte komşulara dağıtılır.Buna da "DİŞ HEDİĞİ" denir. Çocuk, ayağa kalkıp yürümeye başladığında, sık ,sık düşer. Batıl bir inanç olarak, çocuğun ayak bağının çözülmesi gerektiğine inanılır.Bunun için de çocuğun iki ayağı iple bağlanır. İki eline sade yağla yapılmış dürüm verilir. Çevredeki çocuklar da çağırılıp bu dürümü , çocuğun iplerini kırarak kaçırmaları istenir. Çocuklar dürümü alıp kaçarlar. Bu geleneğe de KÖSTEK KIRMA" denir.

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol